"Tahmin edebileceğiniz üzere korkunç bir olaydı," diyor Dornan. "Dünyanın neresinde olursanız olun bu durumdan etkilenirsiniz. Ekibin çoğu Monaco'da kalıyordu, yani Nice'den biraz uzaktaydılar ama ben ve ailem biraz özel zaman geçirmek için Nice'de kalıyorduk. İlk akıllara gelen ekipteki herkesin güvende olup olmadığını öğrenmek oldu. Ama ertesi gün en garip şeylerden birini yaparak kaldığınız işe, milyon dolarlık bir projeyi tamamlamaya dönüyorsunuz. Çünkü sözleşmeye bağlı olarak çalışma mecburiyetiniz var. Sanırım [oyuncu olarak] en garip işlerden birini yapıyoruz. [Ertesi gün sete dönmek] çok amaçsız geldi ve böyle bir olayın ardından dönüp çok aptalca bir şey yaparak, film çekimine devam etmek çok kötü hissettirdi."
Dornan olaydan fazlasıyla etkilenmiş olsa da serinin değişen yönetmen ve senaristine rağmen devam filmleri konusunda umutlu görünüyor.
"Setteki genel hava bile değişti, çünkü yönetmenin enerjisi zirvedeydi ve bu da 200'e yakın teknik çalışanı iyi yönde etkiliyordu," diyor. "Bazı şeyler bir şekilde değişti ama teknik ekibin çoğu ve oyuncuların hepsi aynı şekilde devam etti. Yani çok köklü bir değişiklik olmadı. Yönetmen ve senarist değişikliğinin üzerine bir de ilk filmi iyi gişe yapmış bir serinin 2. ve 3. filmlerini art arda çektiğinizde herkes kendini biraz daha rahat hissetmeye, çekimlerin tadını çıkarma başladı. Çünkü artık üzerimizdeki baskı kalkmıştı. Bence kesinlikle bunun etkisi vardı."
***
People: Grinin Elli Tonu'nun son iki filmini bitirdiniz. Bu seriyle ilgili en çok özleyeceğin ve hiç özlemeyeceğin şeyler neler?
"En çok arkadaşlarımı özleyeceğim. O insanlar ailem gibiydi ve şimdi artık onları eskisi kadar sık göremeyecek olmak üzücü. Ancak takım elbise giymeyi hiç özlemeyeceğim, çünkü seride hep giyiyordum. Onların içinde kendimi rahat hissetmiyorum."
People: Peki boş zamanlarında ne yapıyorsun?
"Setten eve gittiğimde genelde bir şeyler içiyorum! O kadar yorgun oluyorum ki günün sonunda bir içki ihtiyacı hissediyorum. Ayrıca çok iyi bir golfçüyümdür. Çoğu insan golfün çok hoş bir spor olmadığını düşünebilir ama umurumda değil, ben golf oynayarak büyüdüm. Ve hayatımın büyük bir kısmını da golf sporunu savunmakla geçirdim!"
***
Associated Press - Jamie Dornan'ı artık sosyal medyada aramayın, çünkü kendisinin sosyal medyayla işi bitti.
Grinin Elli Tonu ve The Fall'ın sıkı hayran kitlesinin nefret söylemleri onu bu duruma getirdi.
"Dürüst olmak gerekirse geçtiğimiz yıl zaten hiç aktif değildim," diyor Anthropoid ve The 9th Life of Louis Drax için verdiği röportajlar esnasında.
"Instagram hesabımı silmek için... basın danışmanıma e-posta atıp şifreyi öğrenmek zorunda kaldım. Twitter ise, eskiden biraz eğlendiğim bir ortamdı ama sanırım geçen yıl sadece iki yere tweetledim," diyor.
Hayatınızı sosyal medyada, gözler önünde yaşamak bakın onun açısından nasılmış:
"İlgi görmeye başladığınızda, insanların size yaklaşımı da kötüleşiyor," diyor. "Sonra çıkıp aileniz ve çocuklarınız hakkında iğrenç şeyler söylemeye başlıyorlar. [Bu durumda sosyal medyada kalmanın] amacı ne ki?"
Grinin Elli Tonu'na dönecek olursak, art arda çekilen serinin son iki filminin ardından Dornan, Christian Grey sonrası hayatın tadını çıkarıyor.
"Bir işi bitirmek oldukça keyifli, özellikle de iki filmi art arda çektikten sonra işin sonuna varmak size rahatlık ve mutluluk veriyor," diyor.
Ve evet eşi Amelia Warner da ara ara devam filmlerinin setinde vakit geçirdi.
"Evet, birkaç defa, belirli günlerde setteydi," diyor Dornan. "Sette bulunmanın ona muhtemelen pek de mantıklı gelmediği günler de olmadı değil."
Çeviri - Jamie Dornan Turkey: 1 | 2 | 3
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder